Kürk Mantolu Madonna Tiyatro Sahnesinde!

    Sabahattin Ali ve "Kürk Mantolu Madonna" ikisini tanıdığımda tam olarak 15 yaşındaydım. Kitap yaz tatilinde okumamız için bize ödev olarak verilmişti. Ne kadar acı ki bu muazzam eserle zorunluluk hali sebebiyle tanışmıştım. Halbuki; aşkın, çaresizliğin, kaybedişin gerçek anlamlarını ilk kez bu eser sayesinde özümsemiştim. Raif ve Maria Puder arasındaki aşkın saf halini görmüştüm ve beni bu durum kısa sürede olgunlaştırmıştı. Kitap kötü sonla bitmesine rağmen kendim için de böylesini hayal etmekten alıkoyamamıştım. Kitabımın içindeki altı çizili cümleler hala kulağımda birer küpedir. Kitap, hüzünlü bir aşkı anlatırken aynı zamanda hayattan güzel öğütlerle dolu bir öğretidir ve bu yüzden de günümüze kadar değerini ve popülerliğini kaybetmedi. Geçen sene, bir programda bu eserle ilgili yapılan gaftan sonra gündemde daha etkili  bir şekilde yerini aldı ve uzun süre ilk sıralarda yerini korudu. Bu durumla beraber film olarak gösterileceği konuşuldu fakat oyuncularda karar kılınamayınca bu fikirden vazgeçildi ve proje rafa kalktı. Daha sonra da tiyatroda sergileneceği haberi geldi ve tam bu haber içinde umutsuzluğa kapılacaktık ki Ekim ayında izleyicilerle buluşacağını öğrendik ve büyük bir merakla beklemeye başladık. İlk olarak merak ettiğim şey; oyunculardı. Benim için bu çok önemliydi çünkü kafamda Maria ve Raif profili belirgindi. İkinci olarak da oyunculuk önemliydi çünkü bana kitapta içselleştirdiğim güzelim duyguların ayınısını hissettirmesi gerekiyordu ve nihayet 12 Ekim' de ilk gösterimini yapacağı haberiyle kesinlik kazandı. İlk gösterimini kaçırdım fakat sonrakilerden birine gitme şansım oldu. Maria Puder' i Tuba Ünsal, Raif'in yaşlılığını usta oyuncu Menderes Samancılar ve gençliğini ise Alper Saldıran canlandırıyordu. Bir karakterin iki farklı dönemini iki farklı kişinin oynaması güzeldi çünkü dönemin koşullarına göre insanların hayata bakışları değişiyordu ve bu değişikliği hem fiziksel hem de karakterin mental yapısı olarak çok net bir şekilde görme fırsatı yakalamıştım. Karakterler tabii ki de hayalimdeki gibi olmayacaktı fakat oyunculuk ve performans gayet iyiydi. Tiyatro'nun ilk kısmı biraz durağan bir tempoda geçmiş olsa da ikinci kısmı gümbür gümbür ve capcanlıydı. Asıl hikayenin akıcılığını tiyatorunun ikinci kısımında hissettim ve kitabı okuduğum zaman hissettiklerim yavaş yavaş içimde yeşerdi. Neyse, çok fazla detaya girmiyim de siz de meraklanın, gidip izleyin. İsterim ki;  izlediğinizde kitabı okuduğunuz zamana gidin ve Kürk Mantolu Madonna sayesinde geçmişinize doğru küçük bir tura çıkın. Şimdiden iyi seyirler dilerim.