Masumiyet'in Güncesi(2.Sayfa)

Ben yazımı yazarken yanımdaki adam,meraklı gözlerle beni izliyordu.Yazış tekniğim çok anlamsız;gözümü kapatıp,kafamı arkaya yaslıyorum ve daha sonra aklımda cümlemi kurup ani bir refleksle yazıma devam ediyordum,bunu birkaç kere üstüste tekrarladığımdan sanırım yanımdaki adam harektlerimden rahatsız olmuştu.Adam,uzun bir süre durdu ve konuşmaya başladı benimle.'Çok afadersiniz,haddime düşmez ama günlük mü tutuyorsunuz?' diye sordu.Önce,adamın görünüşünü inceledim.Adam,45-50 yaşlarındaydı.Giyim tarzı eski İstanbul beyefendilerini anımsatıyordu.Kocaman gözlükleri vardı.Bende çok vakit geçmeden 'Evet' cevabını verdim.Sonra,adamla konuşmaya başladık.Adamın ismi Okan.45 yaşında ve bir üniversitenin felsefe bölümünde akademisyenlik yapıyormuş.Bir arkeolog ve birde tarih öğretmeni olan iki arkadaşıyla,Mardin'nin bir köyünde,kazı sırasında bulunan bir tarihi eseri incelemeye gidiyorlarmış.Seyahat sırasında zaman nasıl hızla geçti anlamadım,bir anda kendimi Mardin'de buldum.Havalimanında diğer arkadaşlarıylada tanıştırdı beni ve daha sonra kartını verdi bir hafta Mardin'de kalacağını söyledi.Benim,ne kadar kalacağım durumun gidişatına bağlıydı,o yüzden ben ona ne kadar kalacağımı söyleyemedim ve kapıda kenidisiyle vedalaştık.Biraz yürüdüm belki yolda otobüs falan bulurum diye ve oradan geçen birilerine adresi sordum,yani köye nasıl ulaşabileceğimi sordum.O kadar çoraktı ki etraf,yol üstünde hiç ağaç yoktu.Arabalarda çok sık geçmiyordu.


Yorumlar

Popüler Yayınlar