Gökyüzü

   Bu yazımda biraz felesefeden bahsetmek istiyorum.Aslında amacım; kendimce sohbet tadında eleştiri yapmak veya görüş belirtmek. Bu konuda hiçbir iddiam yok,hatta felsefe kavramının belli kalıplarda olmadığına ve her bir akımın insanların düşünce yapılarına göre değiştiğine inanıyorum.Sen, o akımı o şekilde görebilirsin fakat başka biri çok farklı bir açıdan düşünür ve akım anlam değiştirir.Sonuç olarak; akımlar ve düşünceler sabit değildir.
   
    Kapitalizmle gelen materyalizm anlayışı, insan duygularını yok eden, sadece insanların narşist bir kafa yapısına sahip olmalarına neden olan bir sistemdir.Kısacası; bu süreç megolamanlığa doğru sürüklenen fırtınalı bir yoldur.Maddecilik,maddiyatçılık,somut olan yani sadece görebildiğimiz şeylerin ve dokunabildiğimiz şeylerin var olduğunu savunan bir düşünce mekanizmasıdır.
    
   Bu akımı insanlara taşırsak,insanların sadece vücut olarak var olduklarını ve sadece dış güzelikleri için yaşadıklarını söyleyebiliriz.Peki, insan ruhu yok mudur?Vardır.Ruh güzelliğini bilmeyen insanların sığ ve yapay bir algıya sahip olduklarına inanıyorum.Ruh, derinliği olan ve gözle görünmesede hissedilen bir gerçektir.Neredeyse her şeyin mümkün olduğu ve para diye bir gerçeğin var olduğu bir dünyada yaşamaktayız.Maalesef ki;bu çağda para ve dış güzellik, ruh güzelliğinden çok daha ön sıralarda bulunuyor.
   
     Asıl konumuza gelecek olursak;ruh gözle görülemeyen fakat hissedilen bir gerçekse gökyüzü ise gözle görülebilen fakat hissedilemeyen bir gerçektir.Gökyüzününde bir derinliği vardır ve sonsuzdur ama ruhun derinliği sonsuz değildir.O zaman akla şu soru gelebilir;sonsuzluk mudur güzeli güzel kılan yoksa ruh mudur?




Yorumlar

Popüler Yayınlar