"Soğan doğramak, kederli yaşantısının bir çaresi gibiydi."

 Her zamanki gibi akşam işten gelecek olan kocası için mutfakta yemek hazırlıyordu.Akşam yemeği için gerekli olan soğanları sessizce doğruyordu , gözleri soğandan etkilenmesinden dolayı ağlamasına rağmen yemek yapmaya devam ediyordu.Dışarıdan bakıldığında soğan doğramak kederli yaşantısının bir çaresi gibiydi,aslında içindeki çığlığı bu şekilde bastırıyordu .Kapıdan gelen bir şıngırtı sesiyle aniden irkilip göz yaşlarını sildi.Kocası saçı başı dağılmış bir halde,anahtarıyla açtığı evin kapısından içeri girdi.Karısı'nın "Hoşgeldin." demesine karşılık olarak ne mutfağa gidip karısını öptü, ne de ona cevap verdi.
   Vanessa bu duruma alışıktı çünkü kocasının onu bir başka kadınla aldattığını biliyordu.İki ay önce kasabanın en bilindik mekanlarından birinde, iş yerinde bildiği kocasını sarmaş dolaş bir halde bir kadınla görmüştü.Kadının üstünde kıpkırmızı bir elbise,kafasında tanınmamak için kocaman hasırdan bir şapka vardı.Bu kadın kimdi?Vanessa,onları daha net görebilmek için ileriye doğru gitti ve kadını bir anda tanıyıvermişti.Her sabah kocası işe gittikten sonra,kendisine kahve içmek için uğrayan ve aynı zamanda mahalledeki tüm dedikodulardan haberdar olup acımasızca insanları eleştiren;İhtiyar Rona 'nın kızı Eliza'dan bir başkası değildi.Mahalle'nin genç ve en güzel kadınıydı ve mahalledeki erkeklerin hepsi ona bir kere baktıktan sonra tekrar dönüp bakarlardı.Vanessa, ne kadar kocasının yanına gidip burada ne işi olduğunu sormak istesede zaten cevabı belliydi.Bu yüzden de Vanessa kendisini küçük düşürmek istememişti.
  Bu olayın üstünden tam iki ay geçmişti ve kocasından boşanması gerekirken  hiç bir şeye şahit olmamış gibi  evliliğine devam ediyordu.Bunu kabullenmesi ne kadar çaresizce görünse de Vanessa kocasını gerçekten çok seviyordu.İstese şimdi kalkıp alakasız bir konudan bir tartışma çıkararak konuyu kolayca aldatılma konusuna getirebilirdi fakat her zamanki gibi sessiz kalmayı tercih ediyordu.Buna engel;aşk mıydı yoksa mecburiyet miydi?Karar veremiyordu.Kocası hiçbir şey demeden üstünü değiştirdikten sonra kapıyı çekip çıktı.Vanessa,elindekileri mutfaktaki tezgaha fırlatıp,dolaptan hiç açılmamış bir fransız şarabı ve şarap kadehi alıp ,salona geçti.Kocası'nın eve dönmesini pencere kenarından beklerken tek dostu şaraptı,o bu durumada alışmıştı fakat her alıştığı şeyden kopamıyordu,aynı kocasını terkedemediği gibi.

Yorumlar

Popüler Yayınlar